Park Guell |
Barselona
popülerliğini hiç kaybetmeyecek bir şehir. Katalanların başkenti ve İspanya’nın
önde gelen ticaret ve turizm şehri. Güzel bir şehir, ancak yazın belli ki çok
sıcak oluyor, bahar aylarında gitmekte fayda var. Biz Ocak ayının sonunda
gittik, biraz riskli sayılabilir ama şansımıza hava çok güzeldi, yürüyerek
şehri gezmek için idealdi. Bir de bu dönem turist yoğunluğunun en az olduğu
dönem olduğu için de kalabalık görece az sayılabilir.
Havalimanından
şehir merkezine otobüsler var, taksi de kullanılabilir ama taksilerin valiz
başına ekstra para talep ettiğini ve şoförlerin trafiği gerekçe göstererek yolu
uzatabileceğini unutmamak gerekir.
Biz La Rambla
Caddesinin ortalarına denk düşen bir alt paralel sokaktaki bir otelde kaldık. Her
yer yürüme mesafesindeydi. La Rambla Caddesi esasında yaya yolu. Caddenin iki
ucunda kaldırım gibi araçların tek sıra halinde geçebilecekleri bir araba yolu
da mevcut. Caddeden aşağıya doğru yüründüğünde denize, yukarı doğru
yüründüğünde şehrin ana meydanı Plaza Cataluña’ya çıkılıyor.
Kristof Kolomb Heykeli |
Cadde üzerinde çok
sayıda kafe ve restoran yer alıyor. Tabii turistik fiyat çekildiğini hal
tavırlardan anlıyorsunuz. Paella denilen bizim bulgur pilavının üstüne et,
tavuk veya deniz ürünü ekleyip servis edip kişi başı 20 euro alıyorlar. İki kişi
bulgur yemeği yiyip 40 euro vermek insanı biraz “üzüyor”. Tapas denilen küçük
mezeler veya sütlaç bizim bildiğimiz yemeklerden ama tatları biraz farklı. Tabii
bunda yüzyıllarca Arapların yönetimi altında kalmalarının etkisi var. İnsanların
görünümleri, müzikleri ve dillerindeki birçok kelime de Müslüman-Arap etkisini
koruyor.
Barselona
planlı bir şehir, yol yön bulmak çok rahat. Diğer birçok Avrupa şehrinde olduğu
gibi bariz bir eski şehir-yeni şehir ayrımı yok. Bu da gezilecek mekanları
şehrin farklı köşelerine dağıtmış oluyor. Modern şehrin tarihi zaten yeni, 19. Yy.da
inşa edilmiş ve ünlü bir Katalan tarafından planlanmış, bu açıdan Avrupa’nın
ilk örneklerinden. Birbirlerine paralel, ızgara şeklinde sokaklar ve sokakları
büyük bir X harfi olan kesen iki büyük cadde. Metro, otobüs ve füniküler
seferleri de çok sık olduğu için ulaşım da gayet rahat.
La Rambla caddesi |
Barselona’da
hırsızlık vakaları meşhur, bilhassa plajda çok sık yaşanıyormuş. Ancak biz
yaşadığımız memleket sebebiyle bu tür atraksiyonlara karşı deneyimliyiz. Çok rahat
hareket etmemek gerekir. Dikkat seviyesi İstanbul ile aynı seviyede olsun
yeterli olur.
Barselona
Katalan milliyetçiliğinin kalesi. Bunu şehirde gezerken hissetmek mümkün. Balkonlara
asılan Katalan bayrakları en bariz göstergesi. Özerkliği ve yerel parlamentosu
olmasına ve zengin bir bölge olmasına karşın ayrılıkçı hareketler kuvvetli.
Kale |
Barselona’da
uzun plajlar var ve denize elbette girilebilir. Ancak kalabalık ve hırsızlık
vakaları denize girme konusunda cesaret kırıcı olabilir. Bu durumda Barselona yakınlarında
Sitges kasabasını ziyaret edebilir, şehri gezebilir ve bol bol güvenli şekilde
yüzebilirsiniz. Sitges’le ilgili ayrıntılı bir tanıtım yazımızı bloğumuzda bulabilirsiniz.
Barselona
aynı zamanda alışveriş için de çekici bir şehir. Bilhassa tekstil ve moda
ürünleri açısından çok seçenek sunuyor. Ülkemizde de çok mağazası olan İspanyol
tekstil-moda markalarını Barselona’da her köşe başında bulmak mümkün ve
fiyatları da daha uygun. Bizim açımızdan daha lüks sayılabilecek Zara Barselona’da
daha sıradan bir marka görünümünde. Mağazalar her zaman dolu ve örneğin
marketten süt, yumurta alıp, geçerken Zara’dan elbise alan teyzeleri kasiyer
sırasında görmek mümkün. Ayrıca ülkemizde mağazası olmayan ve pek bilinmeyen başka
İspanyol markalarını da keşfedebilirsiniz.
Casa Battlo |
Barselona’nın
geniş bir alana yayılmış olması nedeniyle şehri gezmek için en azından 3-4 gün
ayırmak ve her gün bir bölümünü planlayıp gezmekte fayda var. Katalunya Meydanı
şehrin merkezi, geniş bir meydan ve her gün Meydandan başka bir yöne doğru
hareket edip şehri keşfedebilirsiniz.
La Rambla
Caddesi ne paralel bir alt sokakta Gotik Mahallesini gezebilirsiniz. Bu bölge
daha tarihi bir mahalle, dar sokaklar arasında küçük avlular ve konaklar yer
alıyor. Ramblas’ı da Gotik Mahallesini de İstanbul ile karşılaştırmak mümkün
ama beklediğimizden küçük, dar bir alanı kapladığını fark etmek bizi
şaşırtmıştı. Gotik Mahallesinde yer alan St Mary of the Sea Katedrali de
ilginizi çekebilir. Biz katedralin önünde dans gösterisi yapan bir grubu
izleyen büyük bir kalabalıkla karşılaşmıştık. İnsanlar coşkuyla dansçıları
alkışlıyor, dansçılar da ilgiden memnun tüm figürlerini göstermeye çalışıyordu.
Gösteri bitip de dansçılar para toplamaya çıkınca o büyük kalabalık 3 saniyede
yok oldu, herkes dağıldı, dansçılar da biz de şaşkınlığa düştük ve anladık ki
İspanya’da kriz var.
Las Ramblas’ın
Katalunya Meydanı tarafında ünlü gıda pazarı La Boqueria’yı da kısaca
gezebilirsiniz. Çok bir özelliği olmamasına karşın meyve yemek ve meyve suyu
içmek için birkaç kez uğradık.
Casa Mila |
Denize doğru
indiğinizde Kristof Kolomb’un heykelini ve Marinayı göreceksiniz. Tabii bu, meseleye
nereden baktığınıza bağlı bir durum. Kolomb kimileri için kahraman bir maceracı
ve ülkenin zenginliğine en büyük katkıyı sunan kişi, kimileri için de başbelası
bir sömürgeci. Bu bölgede ayrıca gökdelenvari binalar da karşınıza çıkacak. Uzun
da bir plaj mevcut. Biz burada çok zaman geçirmedik.
Plaza de
Cataluñya’dan Diagonal Caddesine doğru yürüdüğünüzde şehrin daha zengin bir bölgesini
görmüş olacaksınız ve burada daha lüks mağazalar karşınıza çıkacak. Bu yolda
yürüyerek Gaudi’nin eserlerini de görmek mümkün. Casa Battlo ve Casa Mila
ilginç mimari yapısıyla dikkatinizi çekecek. Buralara giriş paralı ve bize
biraz pahalı geldi. Dışarıdan seyretmekle yetindik. Çok daha kapsamlı müzelere
daha uygun bilet fiyatlarıyla girdiğimiz için biz de tepkimizi koymuş olduk.
La sagrada familia |
Gaudi hem
İspanya açısından hem de Katalan ulusal kimliği açısından önemli bir figür. Casa
Battlo, Casa Mila, La Sagrada Familia ve Park Güell gibi eserleri zaten
Barselona’ya giden herkesin ziyaret ettiği yerler. Bu eserlerinde Gaudi’nin
doğacı sanat anlayışına tanık olunuyor. Örneğin La Sagrada Familia katedrali
Casa Mila ve Casa Battlo’ya yakın bir konumda, katedralin kulelerine bakarak
yolunuzu bulabilirsiniz. Sütunlar ağaç şeklinde yapılmış. Park Güell’deki
yapıların bazıları mağara şeklinde. Casa Battlo ve Casa Mila’da rüzgar ve dalga
izleri görülüyor. Doğal yaşama dair referanslar ön plana çıkıyor.
La Sagrada
Familia Katedrali bitmiş bir yapı değil. Halen inşaat halinde. Yavaş yavaş
tamamlamaya çalışıyorlar. Önünde uzun bir kuyruk var ve sizi bilet alıp içeriyi
görmekten caydırabilir. Bu nedenle internetten alıp gitmek zaman
kazandıracaktır. İnternetten bilet alanlar engel olmadan içeri girebildiler. Avrupa’yı
gezerken, özellikle de Vatikan ve Notr Dame Katedrali gezildiyse katedral
gezmeye ilginin azalması muhtemeldir. Ancak La Sagrada Familia farklı bir
mimari ekole dahil olmasıyla ilginizi çekecektir.
Park Guell |
Gaudi’nin
eseri olan Park Güell’e katedralden yürüyerek ve bir tepeyi tırmanarak ulaşmak
mümkün ama araçla da gidebilirsiniz. Burası yapıldığında halka kapalı,
aristokratların yaşadığı bir bölgeymiş. Sonradan halka açılmış. Geniş bir
tepelik alan ve içinde çeşitli binalar ve heykeller ile ilginizi çekecektir. Buraya
bir öğleden sonrasını ayırmak gerekir. Ayrıca terasından çok güzel bir şehir
manzarası izleyebilirsiniz.
Barselona’da
ziyaret edilmesi gereken bir diğer ilginç yer de Yahudi Dağı, Mont Juic. Burası
gizli bir cennet gibi, şehre tepeden hakim bir noktada inşa edilmiş, yine
sıradan halkın girmesinin mümkün olmadığı bir mahalle. Geniş bir bölge ve
içinde çok sayıda konak, saray ve tesisler yer alıyor. Yürüyerek gezmek zor,
bir araçla görmekte fayda var. Buraya merkezden füniküler ve teleferik ile
çıkmak mümkün. Burada çok güzel konaklar, bahçeler, kimsenin kırmadığı fıskiyeler,
parklar yer alıyor. Şehrin sıcaklığından kaçmayı da mümkün kılan bu bölgede
yaşamanın ayrıcalık olduğu çok net şekilde anlaşılıyor.
Mont Juic'ten Barselona |
Barselona’ya
ve Akdeniz’e tepeden bakan bir diğer yer de kale. Teleferik ile çıkabileceğiniz
kalenin içini gezmenin yanı sıra manzarası da gayet güzel.
Barselona
denilince futbol kulübünden bahsetmeden olmuyor. Stadyum gezisi yapılabildiği
gibi kulüple ilgili hediyelik eşyaları her yerde bulmak mümkün. Biz stadyuma
gitmeyi tercih etmedik ama La Rambla’da yürürken Messi’yi spor arabasıyla
geçerken gördüğümüz için bu açığı kapattığımızı düşünüyoruz.
Gotik Mahalle |
Barselona
popülerliğini hak eden bir şehir. Ancak şehirden keyif almak için sizin de
şehir gibi planlı olmanızda fayda var. Önceden program yapmak, rahatça gezmek
için uygun bir seyahat süresi belirlemek, bazı giriş biletlerini önceden almak,
gün gün ziyaret edilecek yerleri planlayıp ona uymak gibi şartları yerine
getirirseniz yani Barselona’ya çalışırsanız o da size mutlu anılar sunacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder