18 Mart 2017 Cumartesi

Oxford Üniversitesi’nde kolej sistemi


Oxford Üniversitesi dünyanın önde gelen üniversiteleri arasındadır. Hatta 2016 yılında dünyanın en iyi üniversitesi olarak ilan edildi. Bu başarıya ulaşmada dünyada Cambridge Üniversitesi’nin de dahil olduğu birkaç başarılı üniversitenin izlediği kendine özgü kolejler sisteminin payı yadsınamaz.
Oxford Üniversitesi’nde okuyor veya çalışıyor olmak tek başına yetmemektedir. İkinci soru hangi kolejde çalıştığınız veya okuduğunuzdur. Şayet kolej veya bölüm ismi söylemezseniz sizin Oxford’daki diğer özel üniversite ve kurumlarında okuduğunuz sonucu çıkarılır.
Oxford Üniversitesi’nden 30’dan fazla kolej vardır. Kolejler kendi içlerinde özerktir, kendi iç işleyişlerinde kararları kendi iç kurullarında alırlar. Akademisyenleri kolejler istihdam eder. Aslında Oxford Üniversitesi’ne bir kurumsal kimlik olarak ait olan okul ve mülk sayısı oldukça sınırlıdır, bunlar da genellikle kütüphane veya müzedir. 
Oxford Üniversitesi’ni kurumsal bir kimlik olarak oluşturan ve yöneten yapı kolejlerin temsilcilerinden oluşan konfederal bir sistemdir. 
Oxford Üniversitesi bu kolejler sistemi üzerinden hareket etse de kolejlere dahil olmayan ama Oxford Üniversitesi bünyesinde olan departmanlar (bölümler) da vardır. Örneğin Uluslararası Kalkınma, Hukuk ve çeşitli mühendislik fakülteleri doğrudan Oxford Üniversitesi’ne bağlıdır ve kendi logolarının yanındaki Oxford Üniversitesi logosu sayesinde fark edilirler.
Kolejlerin bazıları yüzlerce yıl öncesine dayanan tarihe sahiptir. Bazıları ise daha yenidir. Magdelen Koleji, University College, Christ Church gibi tarihi kolejlerin binaları aynı zamanda turistik mekanlardır, gayet görkemli binalar ve güzel bahçelere sahiptir. Duvarlarda asılı olan tabelaları okumak da ilginçtir. Örneğin mikroskop burada bulunmuştur, şu ünlü bilimsel yasa burada şu hoca tarafından geliştirilmiştir gibi tabelaları okuyabilirsiniz.
Oxford Üniversitesi içinde kolejler arasında büyük bir rekabet vardır. Bu yalnızca eğitim ve öğretim kalitesinde ve başarısında değildir, aynı zamanda sporda, kültürde de rekabet vardır. Bu rekabet başarısının devamlılığını sağlamaktadır.
Her kolejin kendisine özgü gelenekleri de vardır. Şehirde gezerken özel cüppeler, takım elbiseler giyerek bir yerden diğerine giden gençleri veya Harry Potter filmlerinden fırlamış hocaları görebilirsiniz. Kolejlerde sınavlara giren, mezun olan veya geleneksel yemeklere, törenlere özel kıyafetlerle katılınır.
Kolejlerin birçoğu tarihsel olarak dini tarikatlar tarafından kurulmuştur. Bu nedenle kolejlerin isimleri dinseldir. Prensip olarak tarikatlar eğitimin içeriğine karışmazken öğrencilere barınma ve beslenme imkanları sunmaktadır. Bugün de kolejler lisans öğrencilerine yurt hizmeti sunmaktadır. 
Oxford Üniversitesi’nin tarihi 1100 yıllarına dayanmaktadır. Bahsini ettiğimiz tarikatların finansal desteğinde Oxford’da kurulan eğitim kurumları kısa süre içinde aristokrasinin, toprak beylerinin ve zengin kesimlerin ilgisini çekip bu ailelerin çocukları üniversiteye gelmeye başlayınca Oxford’da yaşayan yoksul köylülerle öğrenciler arasında sınıf savaşları yaşanıyor. Özellikle kıtlık dönemlerinde köylülerle öğrenciler arasında çatışmalar çıkıyor. Bu nedenle bazı kolejler arasında yapılan köprülerle öğrenciler sokağa çıkmadan kolejler içinde gezebilmektedir. 
Hatta Cambridge Üniversitesi de bu sınıf savaşları sonucunda Oxford’dan ayrılan hocalar tarafından aynı ilkeler temelinde Cambridge’de kurulmuştur, ama bir süre sonra benzeri kavgalar bu kez Cambridge’de de yaşanmıştır. Dahası Harward Üniversitesi de Oxford ve Cambridge’den bu sebeple ayrılan hocalar tarafından Amerika’da kurulmuştur.  
Oxford’a gelenler kolejlerin içini belirli saatler içinde ufak bir ücret vererek gezebilir. Oxford Üniversitesi çalışanları ve öğrencileri ise ücretsiz şekilde kolejlere girebilir.
Bu sistem sayesinde tüm şehir aslında Üniversite’nin bütününü içine almaktadır. 30’u aşkın kolej, departmanlar ve diğer eğitim kurumlarıyla şehrin her yeri aslında üniversitededir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder